Baroların Ortak Metin Basın Açıklaması

4.07.2018 15:21:20

 

BAROLARIN ORTAK METİN BASIN AÇIKLAMASI

 

 

İDAM VEYA HADIM ÇÖZÜM DEĞİLDİR!..

ÇOCUKLAR  İÇİN;  KORKULARIMIZLA AYRIŞMAYA SON VERELİM..

 

      Son dönemlerde artan ve görünür hale gelen çocuk istismarı ve en ağır biçimi  çocuk cinsel istismarı ; “münferit, sapık, hasta, insanların, idam ve hadım tartışmaları ile“  adeta çözümsüzlük üreterek  tartışılmamalıdır.  Evrensel değerlere uygun , bilimsel, çocuk hak ve özgürlüklerini esas alan devletin yükümlülüklerinin belirlendiği hukuk güvenliğinin sağlandığı, toplumsal değer yargılarını,  koruyucu yöntemler belirlenmelidir.  Çocuklar üzerinden yaşadığımız korkularımız toplumsal ayrışmadan uzak siyasetler üstü benimsenmeli ve çözüm üretilmelidir

      Can yakıcı  çocuk istismarları  tartışılırken dahi özelikle sosyal medyada herkes konunun esasından uzak anlık öfke ve “tarafgir “ bir dille konuşmaktadır. Oysa zaman korkularımız üzerinden ayrışılacak zaman değildir. Unutulmamalıdır ki öncelikli sorumluluk devletindir, tüm kişi ve kurumlar farklı alanlarda çalışan meslek kuruluşları bir araya gelerek sorunun çözümü noktasında yol gösterici ve çözüm üretici olmalıdır.

      Öncelikle çocuğa dönük şiddeti önleme planları olmalıdır. Bağımsız özgür düşüncenin gelişme ortamına sahip üniversitelerde bilimsel akademik çalışmalar yapılmalıdır. Ciddi bir saha çalışması yapılmalı ve veri toplama , değerlendirme çalışması gerçekleştirilmelidir.  Riskler , nedenler belirlenmelidir. Eril cinsiyetçi söylem ortadan kaldırılmalı, çocukların evrensel değerlere uygun kız erkek birlikte eğitim almaları sağlanmalıdır, dini referanslarla günlük yaşamın şekillenmesi hukuki düzenlemelere gidilmesi, çocukların cinsel obje olarak değerlendirmelerinin önüne geçilmelidir. Hukuk güvenliği ve belirliği sağlanmalı, vatandaşın aynı olaya aynı hukuksal korunmanın ayrımsız herkes için sağlanacağı inancı sağlanmalıdır. Fahiş cezalar sonucunda cezasızlık halinin ortaya çıkmasına engel olunmalı, adil yargılama ile evrensel değerlere uygun cezalandırma olmalıdır, çocuğun korunması ile ilgili müdahale görevini de içeren idari kurumsal yapı olmalıdır, sivil toplum örgütlerinin dernek ve vakıfların bağımsız çalışma yapmasına fırsat tanınmalıdır, siyasi yakınlıktan uzak;  çocukla ilişkide bulunan tüm kişi,  kurum ve kuruluşların , fırsat eşitliğine ,denetime , kurallara uygunluğu sağlanmalıdır. Ekonomik eşitsizlik ortadan kaldırılmalıdır. Bilimin, eğitimin , sanatın  gelişiminin önündeki engeller kaldırılmalı, toplumun tüm katmanlarınca ulaşılabilir olması sağlanmalıdır.

      Çocuğa, hayvana, kadına dönük şiddet, toplumsal şiddetin güçsüz olanda yoğunlaşmasıdır. Gücün çürümüşlüğü her türlü insani değer  yargısından uzak bir biçimde tezahür etmektedir. Ancak bunun çözümünü, salt ceza kanunlarında yapılacak değişikliklerde görmek,  hukuk bilimine haksızlık olduğu gibi , eğitim programları, çocuk koruma politikaları ile uğraşmak yerine meselenin kendisini unutmak, sorunu suç işlendikten sonra faillerin bedenleri üzerinden kısasa kısas yöntemiyle ortadan kaldırmak çabasıdır. Bunun da en önce çocuklarımıza bir fayda sağlamayacağı açıktır. Hamasi söylemlerle çocukların önemini anlatmak  yerine kamu ve özel kaynakların çocuklar yararına kullanımı sağlanmalıdır.

      Meselenin bütüncül çözümü için öncelikle Meclis’te kurulması önerilen çocuk hak ihlallerine ilişkin komisyonların hızlıca kurulması, yıllardır bekletilen Çocuğa Yönelik Şiddeti Önleme Ulusal Eylem Planı'nın çıkması ve uygulanmaya başlanması, bu alanda çalışan sivil toplum örgütleriyle ortak çalışmalar yürütülmesi ve bu çalışmaların kamu idaresi tarafından desteklenmesi gerekmektedir. Çocuğa yönelik şiddet 3-5 münferit olaydan ibaret olarak ele alınmadan, görünür olan ve olmayan çok sayıda şiddet türü ve vakasının mevcut olduğu ve tüm istismar hallerinin bir bütün olduğu, çok zaman iç içe geçtiği  bilinciyle hareket edilmelidir.

İDAM VEYA HADIM ÇÖZÜM DEĞİLDİR!

      İdam ve hadım meselesine gelince, her iki “infaz” yönteminin uygulandığı ülkelerdeki sonuçlara bakıldığında, tüm örneklerde görüleceği üzere bir şiddet türünün ortadan kaldırılması için asla çözüm yöntemi olmadığı net olarak görülecektir. Çocuğa yönelen her türlü istismar için çözüm: çocuğa özgü adalet, koruma ve rehabilitasyondur. Bu bağlamda şiddete şiddet ile karşılık vermek yerine çocukların korunması odağında bütüncül çözüm üretilmelidir..     

 

                                           

                                                                       MANİSA BARO BAŞKANLIĞI